Son dakika haberi! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Kültür Merkezi’nde “40 Yıl, 40 Eser” aktifliği kapsamında “Bir Şiir Bir Hayat / Sakarya Türküsü Dijital Sergisi”nin açılışına katıldı.
Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na seçim sonuçları üzerinden tenkitlerde bulundu.
Erdoğan, “Kimse bu milletin evlatlarını aşağılama yüreğini gösteremeyecek. Aman yarabbi ne diyor. ‘Kırsal kısımdan aldığı oylarla Cumhurbaşkanlığı kazandı.’ Partinizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ‘Köylü milletin efendisidir’ demedi mi? 14 Mayıs’ta milletimiz başında CHP zihniyetini istemediğini çok net biçimde ortaya koymuştur. 28 Mayıs’ta da yarım kalan işi tamamlayarak CHP ideolojisini sandığa gömmüştür. Bir daha hiçbir güç CHP’yi o sandığın tabanından çıkaramayacaktır. Ne CHP genel liderinin koltuğunu korumak için attığı iftiralar bunu değiştirebilir ne seçim mağlubiyetini perdelemek için söylediği palavralar bunu perdeleyebilir. Son 13 yılda 12 seçim kaybeden birinin kabahati kendinde aramak yerine hala seçmeni suçlaması artık siyasetin değil, psikolojinin mevzusudur.” dedi.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Necip Fazıl Kısakürek’in bütün yapıtlarının niyet ve ideolojisinin omurgasını Büyük Doğu oluşturur desek herhalde haddimizi aşmış olmayız. Büyük Doğu mecmualarının bir bütün haline tekrar takdimini bu bakımdan çok önemli görüyorum. Standın tertiplenmesine öncülük eden Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfı ile takviye veren tüm kurumlarımızı tebrik ediyorum.
Üstat Necip Fazıl, cumhuriyet tarihimizin en sancılı devirlerine şahitlik etmiş bir insandı. Osmanlı’dan cumhuriyete intikal eden jenerasyon içinde üstat devletin ve milletin yaşadığı tüm ıstırapları şahsen görmüştür. Çağdaşı pek çok şair ve müellifin tersine üstadımız, kalemi ve kelamıyla direnmeyi seçti. Asırlara sair esaslı mirasımızın yok sayıldığı ulu mazimiz ile köprülerin atıldığı bir vakitte yapıtlarıyla ‘Durun kalabalıklar’ dedi. Daima güç olanı, meşakkatli olanı tercih etti. Ahlak ve Allah demenin yasak olduğu yıllarda uğraşıyla milletimizin ruh köküne sahip çıktı. Elbette bu yerli ve ulusal duruşunun ceremesini de son nefesine kadar çekti. Kültür sanat topluluğumuzun bugün bile esaretinden kurtulamadığı mahalle baskısına üstat on yıllar boyunca maruz kalmıştır. Fakat üstat bunların hiçbirine boyun eğmemiştir. Bedel ödemekten asla çekinmemiştir. Zira Necip Fazıl, Türkiye merkezli niyetin beden bulmuş haliydi. O, hayatının en değerli yıllarını fikir Mehmetçikleri yetiştirmeye adamış gerçek bir münevverdi.
Üstadın her kitabının fikir serüvenimizde bıraktığı iz farklıdır. Sakarya Türküsü şiirinin yeri müstesnadır. Her dizesi coşkun ırmak misali gürül gürül akan bu şiir, bir kuşak tarafından ezberlenmiş ve manası da idrak edilmiştir. Biz bu gençliği 28 Şubat’ın karanlık günlerinde üniversite kapılarında baskıya direnirken gördük. Biz bu gençliği 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü alçakların silahlarına göğüslerini siper ederken gördük.
Gençlik yıllarımda üstat Necip Fazıl ile tanışma onuruna nail olmuş bir kardeşinizim. Dünya görüşümüzün şekillenmesinde üstadın yapıtlarının çok büyük tesiri oldu. Ülkemize siyaset yoluyla hizmet etme davamızda da tıpkı halde üstadın hayatı bizlere daima yol gösterdi.
Tüm siyasi hayatımız boyunca CHP ideolojisinin millet varlığımızda açtığı tahribatın izlerini silmek için çalıştık. Tek parti faşizmi tarafından ülkemize giydirilen mecnun gömleğini parçalamak için çetin bir çaba yürüttük. Türkiye’yi demokrasiden hak ve özgürlüklere, savunmadan diplomasiye kadar her alanda tarihinin en büyük başarılarıyla tanıştırdık.
Artık kimse bu milletin evlatlarını aşağılama cüreti bulamayacak. Kimse Anadolu insanına hakaret edemeyecek, tehditler savuramayacak.
Sırf oy tercihlerinden ötürü kimse vatandaşa parmak sallayamayacak. Milletimizi kimse makarnacı, kömürcü, bilgisiz göbeğini kaşıyan adam diye tahkir edemeyecek.
Sandıktan çıkan iradeye hürmet duymak yerine hala vatandaşa 500 liraya oylarını satıyorlar imasında bulunmak siyasi tükenmişliğin daniskasıdır.
Son 13 yılda 12 seçim kaybeden birinin kabahati kendinde aramak yerine hala seçmeni suçlaması artık siyasetin değil, psikolojinin hususudur.
Ne diyor? ‘Kırsal kısımdan aldığı oylarla Cumhurbaşkanlığını kazandı’ Gazi Mustafa Kemal ‘Köylü, milletin efendisidir’ demedi mi? 14 Mayıs’ta milletimiz başında CHP zihniyetini istemediğini çok net biçimde ortaya koymuştur. 28 Mayıs’ta da yarım kalan işi tamamlayarak CHP ideolojisini sandığa gömmüştür. Bir daha hiçbir güç CHP’yi o sandığın tabanından çıkaramayacaktır. Ne CHP genel liderinin koltuğunu korumak için attığı iftiralar bunu değiştirebilir ne seçim mağlubiyetini perdelemek için söylediği palavralar bunu perdeleyebilir.” dedi.
Son dakika gelişmesinin detayları birazdan ntv.com.tr’de…
