Abdulaziz ibn Baz ibn Abdullah ibn Abdurahman ibn Muhammed ibn Abdullah. Baz’ın torunu. Bazdar, eski zamanlardan beri bilime bağlılığı, doğruluğu ve ticaret ve ziraat alanındaki çalışkanlığıyla tanınan bir ailedir. Kökleri Medine’dendir.
Geleceğin alimi Abdul-Aziz İbn Baz, H. 1330’da Zilhicce’nin on ikinci gününde (21 Kasım 1912) Nejd bölgesinin başkenti Riyad’da doğdu.
Muhterem Şeyh Abdülaziz (Allah ona rahmet etsin) ömrünün başında görülmüş, sonra Allah’ın izniyle gözleri zayıflamış ve hicri 1346 (1928) senesinde gözlerindeki hastalık her iki tarafa da sirayet etmiştir. gözleri ve Hicri 1350’de (1932 -g.) görme yetisini tamamen kaybeder.
O sırada yirmi yaşındaydı. Ancak bu, onu ilim aramaktan alıkoymadı veya ilim arzusunu azaltmadı. Belki de ilim aramaktan vazgeçmeyip, büyük (Rabbani) âlimlerin huzurunda oturarak ilim almaya devam edecek ve onlardan pek çok faydalar görecektir.
Kendisine ders veren şeyhlerden sonraki ilmî hayatında pek çok müspet tesirler almayı başarmıştır. Onlardan doğru inancı (iman), faydalı ilimleri, yüksek gaye için mücadeleyi, güzel ahlakı, eğitim ve öğretimi öğrenebildi.
Şeyh İbn Baz’ın Ahlakı
Şeyh Abdülaziz (Allah ona rahmet etsin) hikmetli, ileri görüşlü ve çok dirayetli bir insandı. Onunla konuşup sohbet eden herkes, karşısına oturup ders alan öğrenciler, onun yukarıdaki niteliklere sahip olduğunu hemen fark ederdi. İnsanlara nasıl davranılacağını ve seviyelerine göre nasıl davranılacağını çok iyi biliyordu.
Şeyh, hikmetli bir adam olduğu için, hak dine davet edenlerin ve ilim tahsil edenlerin düşüncelerini ve amaçlarını çok iyi bilir, onlara özel bir saygı gösterir, diğerlerinden daha fazla ilgi gösterir ve her zaman onların akıbetini sorardı.
Ayrıca Şeyh, karmaşık soruları ve bilimsel sorunları çözme öngörüsüne sahipti. Kendisine bir soru sorulsa çok dikkat eder, dikkatle dinler, soruyu birkaç kez okur ve ancak sorunun detaylarını öğrendikten sonra çözmeye başlardı.
Şeyhe fetvalar ve sorularla yaklaşanlar her zaman net cevaplar aldılar. Şeyhe soru soran kişi halktan olsaydı, basit ve anlaşılır bir dille cevap verirdi, fakat âlimin sorusuna çok dikkatli bakar, acele etmeden izah eder ve Hz. birçok alim.
Şeyh İbn Baz’ın kitapları, ilmi eserleri
Şeyh (Allah ona rahmet etsin) arkasında çok şeyler bıraktı. Arkasında İslam inancına dair çeşitli kitaplar ve çeşitli alanlarda daha birçok eserle dolu bir İslam kütüphanesi bıraktı.
Sapkınlığa ve kötü işlere karşı da uyardı.
Fıkıh, fıkıh usulü, fıkıh hükümleri, ibadet ve muamele, haram ticaret vb. hakkında eserler yazdı
Hadis ilimlerinde, Mustale-i Hadis, Usul-i Hadis de yazmıştır.
Zikri ve faydalarını da yazmıştır.
Şeyhin (Allah ondan razı olsun) bazı eserleri:
- “El-adillya al-kashifa li-ahto ‘ pisot al-kutub” (Bazı kitapların hatalarını ortaya koyan deliller).
- “El-adilla en-nakliya ve el-hissiya ala imkani-s-suud ilel kavakib ve ala cariyani-ş-şemsi ve sukuni-l-ardi.”
- “ad-Durus al-Muhimma li-‘aammati al-Umma” (Ümmet Ümmeti İçin Önemli Dersler)
- “Ikomatu-l-barahin ala hukmee man istagosa bigairillah au saddko al-kahana vel-ararafin”
- “Al-imam Muhammed ibn Abduluahhab: daawatuhu wa siratuhu” (İmam Muhammed ibn Abduluahhab: Daveti ve biyografisi).
- “Bayanu mahanna Lya ilaha illyaAllah” (Lya ilaha illyaAllah kelimesinin anlamını açıklayan).
- “Et-tahqiq vel idah li-qasir min masailil hajji vel umre waz-ziyara ala dow ‘ al-kitab was-sünneh”
- “Tenbihat haama ala ma katabahu Muhammed ibn Ali es-Sabuni fi sifatillahi azza wa yazık”
- “El-aqidatu-s-sahiiha ve ma yudoduha” (Doğru inanç ve buna karşı çıkan şeyler).
- “Ad-dawa ilaAllah” (Allah’a dua).
- “Tenbih hamm ala kazbil wasiyatil mansuba ilya-sh-Sheikh Ahmad”
- “Wuzhub al-amali bis-sünnati ve kufru men ankaraha”
- “Ad-dawa ilaAllahi subhanahu wa ahlaku-d-duat” (Yüce Allah’a dua ve vaizlerin adabı).
- “Er-rasailu vel fetava en-nisaiya”
- “El-Fetava” (Fetvalar)
- “El-fauaidul gillia fil mabahisil fardia”
- “Majmu’a rasa’il fit-tahara was-sola vel-wudu” (Temizlik, namaz ve abdest hakkında mektupların toplanması).
- “Naqdu-l-kaumiyati-l-Arabia ala dowi-l-islami wa-l-waqi”
- “Vücûbü’l-emri bil-maaruf ven-nahi ani-l-münker” (Hayra davet ve şerden sakındırma zorunluluğu).
- “Şarhu-l-usulu-s-salasa ” (Üç Temel Kitabın Açıklanması).