Spor Toto Üstün Lig’in 35. haftasında deplasmanda Adana Demirspor’u 4-1 yenen Beşiktaş’ın teknik yöneticisi Şenol Güneş, “Tamamına bakarsak maçta hak ettiğimiz bir galibiyeti aldığımızı düşünüyorum.” dedi.
Güneş, Yeni Adana Stadı’ndaki maçın akabinde düzenlenen basın toplantısında, Adana Demirspor’un bu yılın yıldızı olarak lige renk kattığını, hak ettiği dördüncülüğü garantilediğini, bugün de üçüncü olabilmek için kendilerini zorlamak istediğini belirtti.
Rakiplerinin motivasyonlarının hoş olduğunu tabir eden Güneş, şunları söyledi:
“Biz de oyuna düşündüğümüzün altında başladık, yavaş başladık. Uyurgezer üzereydik. Yediğimiz gol zati birinci yarının hepsini anlatıyor. Taçta bile oyuna dönmeyen bir ekip olarak söylenecek bir şey bulamıyorum. Ayağımızda olan topu kaybettik. Rakibi karşılamada eksik kaldık. Bir iki durum bulduk fakat daha düzgün olmalıydık. Ancak tamamına bakarsak maçta hak ettiğimiz bir galibiyeti aldığımızı düşünüyorum. Oyuncuları tebrik ediyorum. Muvaffakiyetlerinin devamını diliyorum.”
“YENİ YENİ KADRO OLMAYA BAŞLADIK”
Güneş, “Geriye düştüğünüz son 5 maçı kazandınız. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna, gülerek, “Soracağım oyunculara ‘Niye bu türlü yapıyorsunuz?’ diye. Bir daha yapmasınlar.” yanıtını verdi.
Deneyimli teknik adam, şöyle devam etti:
“Bir Trabzon maçı 0-0 bitti. ‘Keşke gol yeseydik.’ diyoruz o vakit. Bazen bu türlü oluyor fakat dediğiniz gerçek. Biz başında da kazanmak için alana çıkıyoruz. Gol yedikten sonra da… Değerli olan bu. Hırslı, kazanma ruhu olan ancak birebir vakitte aklını güzel kullanan ekip olmak gerekirken oyun başlarında konsantrasyon, motivasyon tesiri olabilir. Yavaş oyunlarımız, adaptasyonlarımız, süratli tempolu oynamamak üzere kaygılarımız var herhalde. Daima söylüyorum yeni yeni grup olmaya başladık. Bir kadro olduğumuzu gösteriyoruz. Fakat bu kadronun oynadığı oyundan sonra oyuncuları da kâfi görüp şayet rehavete giderseler bugünleri ararlar. Beklenti büyüdükten sonra o beklentiye karşılık vermek, çok çalışmak ve daha hoş oyunlar, sonuçlar almak gerekiyor. Onun farkında olmak gerekiyor. Bugün esasen onu hissettik.”
Devre ortasında değiştirmeyi düşündüğü futbolcuların ikinci yarıda maça asılmalarının hoş bir şey olduğunu aktaran Güneş, “Bu hoş lakin oyunun başından sonuna kadar daima o denli hoş olmalı. Beşiktaş’ın, yeni bir anlayışla, bir oyun ideolojisiyle lige renk katarken bugünkü oyunu bile kâfi görmemesi gerekiyor. Sonuçlar ne olursa olsun. Her oyuncu kendini geliştirmeli. Güzelin üzerine yeni güzeller koyup kadrosu büyütmeli. Bir rekabet olacak, hem bu sene için hem gelecek sene için.” sözlerini kullandı.
“BU LİG MANTIK DIŞI, HUKUK DIŞI BİR LİG”
Güneş, “Ligin bahtını etkileyen masabaşı kararı var. Ligden düşecek grup sayısı azaltıldığı için ligin yazgısı de etkileniyor. Beşiktaş’ın iki maçı kaldı. İkinci devredeki performansınızı ve bu kararları nasıl değerlendirirsiniz?” sorusunu, “Masabaşı kararlara girmek istemiyorum.” formunda yanıtladı.
Futbol oynamayı düşünen kadro ve oyuncuların önünü açmak gerektiğini söz eden Güneş, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bizim aldığımız puanların yeterli olması, grubun güzel olmasıyla orantılı. Oyuncuların yeterli olmasıyla orantılı. Ancak dediğinize de yüzde 100 katılıyorum. Yani bu ligin sonuçları ne olursa olsun mantık dışı, hukuk dışı bir lig. Yani bunu suçlamak için söylemiyorum.”
Ligde kadroların birtakım haftalarda maçları olmamasına değinen Güneş, “Lig planlanırken ligi yeterli planlamak lazım.” dedi.
“BU KADAR SİNİRLENDİĞİMİ HATIRLAMIYORUM”
Güneş, “Maçın hakemine her iki teknik adamın ağır itirazları vardı. Adana Demirspor Teknik Yöneticisi Vincenzo Montella, kırmızı kart gördü. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna şöyle karşılık verdi:
“Hakemle ilgili çok şey yapmak istemedim fakat maç içerisinde ben bu kadar sinirlendiğimi hatırlamıyorum. Biraz sıhhatim bozuktu herhalde. Midem rahatsızdı. Tahminen ondan olabilir. Fakat verdiği faullerin birçoğunda yani seyirci baskısı altına verildiğini hissettiğim için söyledim. Penaltıdır, goldür, onları söylemiyorum. O birebir biçimde Montella için de geçerli. Ben niçin dışarı atıldığını göremedim. ‘Sahaya girdi’ falan diyorlar fakat biz de girdik alana. Hakeme dokunmuşsa onu bilmiyorum. Üzüldüm yani. Zira başarılı, âlâ giden, âlâ bir takımın hocası.”
