Güney Kıbrıs Rum İdaresi ve Malta uzun yıllardır kara para aklama suçlamalarıyla karşı karşıya. En çok Rus vatandaşlarından gelen ve kaynağı belgisiz paraların aklanmasıyla ilgili pek çok raporda bu iki ülke başrolü oynadı. AB buna son vermeleri için çok defa uyarmasına karşın iki ada ülkesine “altın pasaport” satışı yoluyla para aklamaya, akan paralar da aklanmaya devam etti.
Bu tertip Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla bozuldu. Çünkü AB Rusya’ya yönelik sert yaptırımlara imza atıp, Rus şirketlerine, Rus işadamlarına ve onların mallarına yönelik yaptırım kararları aldı.
KARA PARAYA “ALTIN PASAPORT” KORUMASI
Bu kararlar sonrası sıkıntı durumda kalan Güney Kıbrıs Rum İdaresi ve Malta da bugüne kadar onlarca kişiyi “altın pasaportlar” yoluyla elde ettikleri vatandaşlıklarından yoksun etti.
AB Komitesi, Güney Kıbrıs Rum İdaresi’nin 43 kişinin vatandaşlığını iptal ettiğini söyledi. Ayrıyeten iki Rus’un Malta vatandaşlığını kaybettiği bildirildi.
Malta ve Güney Kıbrıs Rum İdaresi yıllardır yatırım karşılığı vatandaşlık sunarak kıymetli gelir elde ediyor. Rusya ise bu yolu kara para aklamakta kullanıyor.
Güney Kıbrıs Rum İdaresi, “altın pasaport” uygulamasından en fazla gelir elde eden AB üyelerinin başında geliyor.
Malta hükümeti Rus ve Belarus vatandaşlarına bu çeşit pasaportlar verilmesini ileri bir tarihe kadar askıya aldığını açıklamıştı lakin öteki ülke vatandaşlarına hala “altın pasaport” sağlıyor. Güney Kıbrıs Rum İdaresi ise Kasım 2020’den bu yana bu formda vatandaşlık verilmediğini duyurdu.
AB’NİN DAVETLERİ CEVAPSIZ KALMIŞTI
AB Kurulu tekraren “altın pasaportlara” son verilmesi davetinde bulunmuştu.
AB Komitesi bunu tüm AB’nin güvenliğine yönelik bir tehdit olarak görüyor. Örneğin, kara para aklama, vergiden kaçınma ve yolsuzluk açısından riskli buluyorlar. Bunlara ek olarak “altın pasaport” sahiplerinin Schengen bölgesinde serbestçe hareket edebilmesi de birliği endişelendiriyor.
