Komşunun dairesine astığı “Daha berbat insanlara satılıktır” yazısını mahkeme kararıyla kaldırttı.
Çorlu’da özel bir firmada çalışan Özge Şeber, Zafer Mahallesi’nde 1 yıldır oturduğu sitedeki dairesini komşularının gürültü yaptığı gerekçesiyle satışa çıkardı.
5 katlı binanın en üst katında oturan Şeber, geçen mart ayında satılığa çıkardığı dairesinin balkonuna, “Satılık. Alt kattaki makûs insanlardan ötürü daha makus insanlara satılıktır” yazısı astı. Şeber, komşularının yaptığı gürültülerden rahatsız olduğunu ve site idaresine yaptığı şikayetlerden bir sonuç alamadığını söyledi.
“PANKARTTA KİMSEYİ DEŞİFRE ETMİYORUM”
Komşularının gecenin ilerleyen saatlerinde yüksek sesle müzik çaldığını ve kahkahalar atarak kendisini rahatsız ettiğini öne süren Şeber, “Yaptığım şikayetlerden hiçbir sonuç alamadım. Bunun üzerine avukatıma danıştım ve gerekli isimli süreçler başlatıldı. Sonrasında meskeni satmaya karar verdim. Bu ilanı verirken de kişilik haklarını ihlal etmemeye itina gösterdim. Pankarta yazılan hakaret değil, kimseyi deşifre etmiyorum, maksat göstermiyorum. Üzerine alınan alınsın. Burada maksat farkındalık yaratmak, isterim ki öteki beşerler da bir kendine sorsunlar ‘Ben o berbat insanlardan biri miyim’ desin. Bu hususa maruz kalan beşerler varsa da bundan cüret alsınlar.” tabirlerin kullandı.
MAHKEME KARARIYLA YAZIYA EL KOYULDU
Özge Şeber’in alt kattaki komşusu Dilek Korkmaz, bu durumu sonlanıp, yazının kaldırılması için avukatı aracılığıyla Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Başsavcılığın talebi üzerine Çorlu 1’inci Sulh Ceza Hakimliği, balkon camına asılı pankartın ‘kişilerin huzur ve sükunu bozma’ cürmü istikametinden soruşturmaya husus kabahat eşyası olması sebebiyle el konulmasına karar verdi. 5 Haziran’da alınan karar üzerine polis takımları de yazıyı balkondan indirip aldı.
“MADDİ, MANEVİ TAZMİNAT DAVASI AÇACAĞIM”
İlçede esnaflık yaptığını, 4 yıldır da tıpkı dairede oturduğunu söyleyen İstek Korkmaz, şunları söyledi:
“Bu pankartı görünce çok üzüldüm. Neden bu türlü bir şey yaptığını da düşündüm. Ben o sitede 4 yıldır oturuyorum, daha evvel hiç kimse tarafından şikayet edilmedim. Hiç kimse ile bir kavgam, gürültüm olmadı. 5 yıldır esnaflık yapıyorum. Herkes beni tanıyor, benim bu türlü gürültü yapmam kelam konusu değil. Madem gürültü yapıyorsam neden alt komşum yan komşularım benden şikayetçi değil de yalnızca üst komşum benden şikayetçi. Asılan yazıyla ilgili çıkan haberler beni ruhsal, ruhsal olarak çok etkiledi. O denli bir pankartı görmek beni derinden etkiledi ve yaraladı. Ben gerek polise, Cumhuriyet Başsavcılığı’na pankartın indirilmesi şikayette bulundum. Mahkeme kararı ile pankart oradan polis eşliğinde indirildi. Bundan sonra ben davamın peşindeyim, muhakkak pes etmeyeceğim. Maddi ve manevi tazminatlarımı açacağım. Etrafımdan çok reaksiyon aldım. İnsanların aklına makûs kuşkular geldi. ‘Acaba ne oldu da bu pankartı asıldı’ diye etraftan çok duyumlar aldım.” diye konuştu.
“DAVA EVRAKINA KANIT OLARAK ALINDI”
Arzu Korkmaz’ın avukatı polisin indirdiği yazının dava belgesine kanıt olarak alındığını söyledi.
Bugüne kadar emsali görülmemiş bir pankart ile karşılaştıklarını söyleyen avukat, “Esasında biz birinci planda hakaret fiili hata hareketi olduğunu düşündük. Hakaret üslubunda alt komşuyu isabet etmesi nedeniyle kişinin erdem ve saygınlığını zedelediğini düşündük. Hukukta tartışılır bir mevzu hakaret olur olmaz. Temel itibariyle şahısların huzurun ve sükununu kamu nizamını koruyacağını tabir etmekte. Huzur ve sükunetin bozulması soruşturmasında pankart tam 3 ay olmuş ve indirilmiyor. Biz müvekkilimizle siteye gidip pankarta baktığımızda benim içim sızladı.” diyerek açıklamasına şöyle devam etti:
“Hukuk karşısında müvekkilin adeta katledildiğini ve eziyete hatanın hala devam ettiği fikriyle ben şu sonuca vardım. Nasıl bir cinayet soruşturmasında, yaralama soruşturmasında bir silah yahut bıçağa el konuluyorsa, belgeye kanıt olarak değerlendiriliyorsa, bu pankartın da bu suretle el konulup belgeye kanıt olarak savcılık makamına anlattım. Talebimiz ve çabamız sonuç verdi Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı ile pankart polis tarafından indirilip alında ve belgeye kanıt olarak saklandı. Bundan sonraki süreç, savcılık soruşturmasını tamamlayacak, şahitleri dinleyecek. Belge zati makul bir sürece geldi bundan sonra biz temelinde hem hakaret hareketinden hem de bireylerin huzuru sükununu bozmaktan dava açılması için gayretimizi vereceğiz. Bunun yanında müvekkilimin iş gücü kaybı oldu, etrafta rencide edildi. Tanıyanlar tarafından suçlandı, bununla ilgili olarak maddi, manevi tazminatımızı mahkemede talep edeceğiz.”
“O KONUTUMUN SATILIK İLANI”
Balkonuna astığı yazının mahkeme kararı ile kaldırılmasının akabinde konuşan Özge Şeber, “Öncelikle şunu söyleyeyim, bu bir protesto pankartı değil satılık konut ilanı. Burada bireylerin huzuru bozacak rastgele bir şey yazmıyor. Zira apartmanda 50 daire var. 50 daireden kimse rahatsız olmuyor lakin kişi kendisini bildiği için şikayette bulunmuş. Mahkeme şu an bizimle ilgili olarak duruşma da yapmadı lakin bu bir hata ögesi olabilir, diye el koymuşlar. Buna dair bir karar geldi, biz de karşı koymadık. Lakin o benim konutumun satılık ilanı onu bana geri vermeleri gerekir” dedi.
