Kristersson, Adalet Bakanı Gunnar Strömmer ile son haftalarda İsveç’te Kur’an-ı Kerim provokasyonları ile ortaya çıkan güvenlik açığı ve toplumu muhafazaya yönelik atılacak adımlar hakkında basın toplantısı düzenledi.
Provokasyonların akabinde dış dünyada İsveç’in imajının değiştiğini belirten Kristersson, “Bu durum ve NATO üyeliğimizi engellemek için aleyhimizde yapılanlar, yanı sıra Rusya-Ukrayna savaşı güvenliğimizi önemli formda etkiliyor. Bu önemli güvenlik sıkıntılarının önlenmesi için hükümet çalışıyor, bu doğrultuda iç hudut denetimlerini devreye sokabiliriz.” sözlerini kullandı.
İsveç’in berbatlaşan güvenlik durumuna dikkat çeken Adalet Bakanı Gunnar Strömmer de iç hudut denetimlerinin perşembe günü başlayabileceğini belirterek “İç hudut denetimleri polisin çalışmalarını güçlendirir, güvenliği tehdit eden yolcuların tespitinde fayda sağlayabilir. Maksat, iç güvenliğe yönelik tehditleri önlemek.” dedi.
İSVEÇ HÜKÜMETI KAMU TERTİBİ MADDESİ’NDE DEĞİŞİKLİK İÇİN ÇALIŞACAK
Strömmer öte yandan nefret kabahatlerinin kapsamını, kutsal kitaplara yönelik yasağı içerecek formda değiştirmeyi planlamadıklarını, bunun yerine Kamu Tertibi Maddesi’nin, kutsal kitapların yakılmasının önlenmesi için hem polise hem de hükümete daha fazla yetki verecek formda nasıl değiştirilebileceğini incelemeyi düşündüklerini kaydetti.
Kristersson ve Strömmer’in basın toplantısı ile eş vakitli olarak İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakma provokasyonlarıyla tanınan Irak asıllı Salwan Momika, hafta içi Stockholm’de 3 bölgede Kur’an-ı Kerim yakmak için polisten istediği müsaade taleplerini geri çekti.
Momika, Stockholm’ün Botkyrka bölgesinde bulunan Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Fittja Ulu Mescidi ile İran Büyükelçiliği önünde, ayrıyeten Stockholm kent merkezinde Kur’an-ı Kerim yakmak için müsaade istemişti.
İsveç’te son olarak 31 Temmuz’da Momika, İsveç parlamentosu önünde polis muhafazası altında Kur’an-ı Kerim’i yakmıştı.
