Dışişleri Bakanlığında düzenlenen periyot teslim merasiminde Çavuşoğlu ve Fidan, birbirine çiçek takdim etti.
Daha sonra Çavuşoğlu’ndan misyonu devralan Fidan, burada yaptığı konuşmada, Ulusal İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığının akabinde Dışişleri Bakanı olarak atanmasından ötürü kendisine gösterdiği inanç ve takdir için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti.
Fidan, Mevlüt Çavuşoğlu’ndan bu vazifesi devralmanın kendisi için bugünü ayrıyeten kıymetli kıldığını belirterek, Çavuşoğlu ile arkadaşlığının Bilkent Üniversitesindeki yüksek lisans yıllarına dayandığını söyledi.
“MİLLİ DIŞ SİYASET VİZYONUNU İLERLETMEYE DEVAM EDECEĞİM”
Kendisinin MİT Başkanlığı, Çavuşoğlu’nun ise bakanlığı devrinde çok büyük ve güçlü misyonları birlikte üstlendiklerine işaret eden Fidan, “Kendisi devlet adamı, siyasetçi ve en değerlisi insan ve dost olarak, her vakit üstün meziyetler ortaya koymuştur.” sözünü kullandı.
Fidan, “Yine benim için bugün değerli bir konu, 2003 yılında TİKA başkanlığına atanmamla başlayan, son 20 yıllık süreçte çok yakın çalıştığım ve bütün mensuplarının dünyanın her tarafında fedakarlıklarına şahsen şahit olduğum, pek çok mensubunu ismen tanıdığım Hariciyemizin sorumluluğunu almaktır.” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü Hariciye Teşkilatının temellerinin atılmasının 500’üncü yıl dönümünde Dışişleri Bakanlığına katılmaktan büyük memnunluk ve gurur duyduğunu lisana getiren Fidan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu vazifem esnasında milletimizin büyük bir takdirini kazanarak yine seçilen sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuna ve temsil ettiği pahalara uygun halde, devletimizin ve milletimizin bütünlüğü, güvenliği ve refahı için elimden gelen her türlü uğraşı göstereceğim. Devletimizin her türlü tesir alanından bağımsızlığı ve milletimizin iradesinin egemenliği temeline dayanan, ulusal dış siyaset vizyonunu ilerletmeye devam edeceğim. Milletimize, devletimize, vatanımıza güzel uğurlu olsun. Allah mahcup etmesin.”
ÇAVUŞOĞLU, VAZİFESİNE VEDA ETTİ
Çavuşoğlu da evre teslim merasimlerinin devlet için çok değerli bir gelenek olduğunu belirterek, “Hem bir vedadır hem de makam kim olursa olsun devlette devamlılığı gösterir, devletin bayrak yarışıdır.” sözlerini kullandı.
Uluslararası münasebetler okumaya memleketi Alanya’da bir lise öğrencisiyken karar verdiğini aktaran Çavuşoğlu, “O günlerde hain terör örgütleri diplomatlarımızı şehit ediyor, her gün acı bir habere uyanıyorduk. Lakin şunu da görüyorduk, Türk hariciyesi bir an bile tereddüt, dehşet, tedirginlik göstermiyordu. Bayrak bir büyükelçiden bir büyükelçiye, bir başkonsolostan, bir memurdan başkasına geçiyor. Ben de bu bayrak yarışına katılmak, ulu devletimizi ve milletimizi temsil gururuna nail olmak istedim.” diye konuştu.
“Köklü hariciyemizin temellerinin atılmasının bu yıl 500’üncü yıl dönümünü kutluyoruz lakin şu da bir gerçek ki Türk’ün olduğu yerde, her yerde devlet, devletin olduğu yerde diplomasi vardır.” diyen Çavuşoğlu, misyonu boyunca büyük bir gururla çalıştığını vurguladı.
Çavuşoğlu, artık bayrağı devretme sırası olduğunu lisana getirerek, “8 yıl 6 ay 13 gün taşıdığım Dışişleri Bakanlığı bayrağını pahalı kardeşim Hakan Fidan’a devrediyorum. Hakan kardeşim milletlerarası münasebetlerin teorisi kadar pratiğine de hakim bir dava arkadaşımdır.” tabirini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı ve MİT’in çalışma unsurları ve kurum kültürü prestijiyle birbirine benzeyen, büyük Türk milletinin hizmetkarı iki güzide kurum olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu şunları kaydetti:
“En sıkıntı coğrafyalarda, en hassas hususlarda devletimizin ve milletimizin bekasını birlikte koruduk. Başta FETÖ ve PKK olmak üzere yurt dışındaki terör şebekelerine karşı birlikte çaba ettik. Kendisinin yönetiminde Türk Hariciyesi, Türkiye’nin global aktör pozisyonunu pekiştirme istikametindeki yürüyüşüne kararlılıkla devam edecektir. Ben de her vakit Bakanlığımızın buyruğunda olacağım ve dayanağa hazır olacağım.” halinde konuştu.
Dışişleri Bakanlığı boyunca kendisine omuz veren tüm mesai arkadaşlarına, Türk Hariciyesinin her bir neferine, topyekün diplomasi icra ettikleri tüm kurumlara, iş dünyasına, bilhassa de öğrencilere, bütün vatandaşlara, eşi Hülya Hanım ve kızı Eylül İrem’e teşekkür eden Çavuşoğlu, “Birlikte yürümekten erdem duyduğum sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde artık vazifemiz, Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmektir. Yolunuz, yolumuz açık olsun. Hoşçakalın, Allah’a emanet olun.” dedi.
