Çin, Rusya ile askeri alanda stratejik bağlantı ve ortak askeri tatbikatlar, hava ve deniz devriyeleri dahil işbirliğini geliştirmeye hazır olduğu iletisini verdi.
Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tan Kıfey, Pekin’de düzenlediği olağan basın toplantısında, iki ülke ordularının “uluslararası eşitliği ve adaleti teminata almak” ve “küresel güvenliğe katkı sağlamak” için birlikte çalışması gerektiğini belirtti.
“ÇİN ORDUSU İRTİBATI VE EŞ GÜDÜMÜ GÜÇLENDİRMEYE HAZIR”
Çin Devlet Lideri Şi Cinping’in bu ayın başında Moskova’ya yaptığı ziyarette Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile vardığı mutabakatı hatırlatan Sözcü Tan, “Çin ordusu, iki devlet liderinin vardığı mutabakatı tam olarak hayata geçirmek için stratejik irtibatı ve eş güdümü güçlendirmeye hazırdır.” dedi.
Tan, Çin ile Rusya ortasındaki münasebetin Soğuk Savaş’taki üzere benzeri bir ittifak olmadığını zira “cepheleşmeme” ve “üçüncü tarafları gaye almama” prensiplerine dayandığını vurguladı.
UKRAYNA SAVAŞI VE ÇİN-RUSYA İLİŞKİLERİ
Çin, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlamasının akabinde “savaş” ve “işgal” sözcüklerini kullanmaktan kaçınmış, Birleşmiş Milletler Genel Konseyindeki oylamalarda çekimser kalarak Moskova’yı kınamayan az sayıda ülke ortasında yer almıştı.
ABD, Pekin idaresine Rusya’ya savaşta silah takviyesi sağlamaması tarafında ikazda bulunurken direkt silah satışı olmasa da iki ülke, bu devirde ortak askeri tatbikatlar dahil askeri işbirliğini sürdürmüştü.
Çin, savaşın yıl dönümü olan 24 Şubat’ta krizin siyasi tahlili için tekliflerini içeren 12 unsurluk “tutum belgesi” açıklamıştı. Evrakta ülkelerin egemenliklerine hürmet gösterilmesi, legal güvenlik korkularının dikkate alınması, tek taraflı yaptırımlara son verilmesi ve gerginliklerin kademeli olarak azaltılarak ateşkesin sağlanması gerektiği vurgulanmıştı.
Ateşkes önerisi, ABD ve Avrupa Birliği’nin yanı sıra öneriyi fiili durumun kabul edilmesi olarak algılayan Ukrayna tarafından da kabul görmemişti. Kiev idaresi, bu şartlardaki bir barışın “savaşın dondurulması” manasına geleceğini lisana getirmişti.
Rusya da Çin’in görüşüne ehemmiyet verdiğini lakin mevcut şartlarda Ukrayna sıkıntısının tahlilinde barış yoluna geçişin sağlanması için gerekli şartların oluşmadığını bildirmişti.
Çin Devlet Lider Şi’nin Moskova ziyaretinde iki ülke başkanları, stratejik işbirliğini global ölçekte genişletme taahhüdünde bulunmuştu.
Şi ve Putin’in stratejik işbirliğinin genişletilmesine dair imzaladığı ortak bildiride Uzak Doğu’dan Avrupa’ya, Güneydoğu Asya’dan Orta Doğu’ya, Afrika’dan Latin Amerika’ya kadar geniş bir coğrafyada, Ukrayna’daki krizden Kuzey Kore’nin nükleer programına, Suriye’deki iç savaştan ve Libya’daki ve Filistin’deki duruma kadar farklı sorun alanlarına ait görüşlere yer verilmişti.
