İstanbul Beylikdüzü’ndeki bir hoşluk merkezinde kalça botoksu yaptırdıktan sonra kötüleşen 38 yaşındaki Kübra Boyraz Solmazgül davasında karar çıktı.
Tutuksuz sanık Öner Özsoyeri son savunmasında, hareketi yapan kişinin kendisi olmadığını savundu. Özsoyeri, “Tanıklar odada olmadığımı da söylediler. Olaydan 6 ay evvel benim doktorluk ruhsatım alınmıştı. Tabip değildim. Mesleksel nedenden ötürü değil diğer bir nedenden alınmıştı. Tabip sıfatıyla orada bulunmuyordum. Ölen kişi Erdal beyin hastasıydı. Ben hatasızım, beraatimi istiyorum. Ben odada bile yoktum. Süreci ben yapmadım. Bir insan olarak şahsa herşeyi yapmaya çalıştım. Hastaneye yönlendirdim. Kendisi kabul etmedi.” dedi.
Mahkeme Özsoyeri’nin “Taksirle bir kişinin vefatına neden olmak” cürmünden 6 yıl mahpus cezasına çarptırılmasına karar verdi.
İDDİANAME
Büyükçekmece Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kübra Boyraz Solmazgül’ün 9 Temmuz 2020’de kendisini Melih diye tanıştıran kuşkulu Ömer Elmalı’dan randevu aldığı, uzmanlık eğitimi ve sertifikası bulunmayan pratisyen doktor Öner Özsoyeri tarafından kalça dolgusu yapıldığı anlatıldı.
19 Eylül’de yine Ömer Elmalı’dan randevu alan Kübra Boyraz’ın saat 17.54’te geldiği iş yerinden saat 20.20’de bu defa yarı baygın formda çıktığı, burada bacaklarından kucaklanıp gelen araca bindirilerek, iş yerinde çalışan Kadriye A.’nın kolunda konutuna getirilip, babasına teslim edildiği anlatıldı.
Kızının kötüleştiğini gören baba Ekrem Solmazgül tarafından evvel bir devlet hastanesine oradan da özel bir hastaneye kaldırılan Kübra Boyraz’ın, sonraki gün 20 Eylül 2020’de hayatını kaybettiği kaydedildi. Şüpheliler Erdal Doğruya ve Öner Özsoyeri’nin tıbben uygun olmayan dolgu unsurunu kusurlu halde Kübra Boyraz’a enjekte etmek suretiyle şuurlu taksir niteliğindeki aksiyonları sonucu vefata sebebiyet verdikleri belirtildi. Şüpheliler tabip Öner Özsoyer ve Erdal Doğruya’nın “Bilinçli taksirle vefata sebebiyet verme” ve “Sağlık hizmetleri temel kanununa muhalefet” cürümlerinden toplam 5 yıldan 12 yıla kadar mahpusları talep edildi.
Şüpheli Erdal Doğruya’nın ayrıyeten hekim olmadığı halde hasta tedavi etmesinden ötürü da 1219 sayılı unsur uyarınca 2 yıldan 5 yıla kadar mahpusla cezalandırılması istendi. Öbür şüpheliler Ömer Elmalı ve Bülent B.’nin ise “Sağlık Hizmetleri Temel Kanuna’na muhalefet” kabahatinden 1 yıldan 3 yıla kadar mahpusu istendi. Ayrıyeten, iddianamede pratisyen tabip Öner Özsoyeri Sıhhat Bakanlığı Teftiş Heyeti raporuna nazaran 2009 yılında yeniden birçok şahsa tıbben uygun olmayan unsurları estetik emelli enjekte etmesi sonucu yaraladığı gerekçesiyle şikayet edildiği bilgisine de yer verildi.
